bugün
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak9
- en yaşlı özelliğiniz10
- icardi190517
- iğrenç bir his tarif et29
- bik bik'in yaşı boyu kilosu9
- insana kendini kötü hissettiren şeyler22
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek9
- sel felaketinin nedeni cehapedir13
- karınıza kaşarlı poğaça yapar mısınız13
- fake hesabım için nick önerileri8
- türkiye de 120000 atatürk heykeli olması17
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi10
- mustafa sandal'ın 1 mayıs paylaşımı14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi13
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı10
- ben bu davanın savcısıyım9
- suriyeliler suriye'ye dönsün14
- sözlüğün en götü güzel kızı21
- düşün ki o bunu okuyor13
- 1 mayıs8
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz31
- ahirette sorulacak ilk soru9
- memesi küçük olmak16
- oksijensizsu14
- güne bir şarkı bırak14
- anın görüntüsü15
- emmanuel emenike15
- 1 mayıs 2024 borussia dortmund psg maçı9
- uludağ sözlüğün bitmiş olması23
- sözlük kızlarını kategorize eden utanmazlar18
- kocamsunun hazırladığı sürpriz15
- tilki ailesi9
- japonyada düşen insana yardım edenler12
- vahdettin'e hain diyenleri susturacak tarihi belge42
- club'a gidiyor musun diyen erkek9
- hamas bir terör örgütüdür10
- sözlük erkeğinden damat olmaz30
- temizlik hastası eşle sevişme öncesi diyaloglar14
- 30 nisan 2024 bayern münih real madrid maçı24
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız8
- fatih terim'in yuhalanması16
- sürekli milletin entrylerini eleştiren tip11
- crop giyen erkek11
- nazar değdi sözlük12
- bir sözlük yazarını kaşır mısınız8
entry'ler (40)
kısaca (bkz: sckh)
trt1de bir komedi dizisi.
çoğumuz izlemeyiz bu kanalı maç vs. gibi istisnaları saymazsak. ama keşke bu diziyi herkes izliyor olsa. neden mi?
çoğu komedi (!) dizisinden alışık olduğumuz o bayıcı gülme efektleri yok *; oyuncularının çoğu genç yetenek, atik, yenilikçi; senaristine diyecek söz bulamıyorum, yazdığı esprileri orijinallik sınırlarını aşıyor inanın. dizinin bütçesi az ama güldürüsü fazla, emeği fazla.. he bir de gündeme yapılan bir takım göndermeler var ki.. mesela geçen bölümde * başroldeki mecnun yanlışlıkla zamanda 2023 e yollanıyor. 2023 teki istanbul o kadar güzel tasvir edilmiş ki böyle uçan uzay araçları, havada gri bulutlar, boğazın iki yanını sarmış gökdelenler (haydarpaşa garı hala aynıydı orası ayrı bir olay) daha neler neler.. gülmenin yanında düşündürüyor diyeceğim ama gülmekten düşünemiyor insan.
bir de ilk izlediğinizde ufak bir önyargı oluşabilir çünkü; dizi esasında saçma olay örgülerinden oluşuyor, amaç yalnızca komedi, tabii dediğim gibi gündeme gönderileri de ayrı bir tat katıyor. izledikçe hafif bir tebessüm ettiğinizi, eğer ki kaptırmışsanız kendinizi kahkahalarınıza engel olamadığınız göreceksiniz.
gülme efektini sanmıyorum ama- dert edenler varsa tavsiyem: yalnız izlemeyin, yanınızdaki size o konuda yardım edecektir..
konusu:- isminden de anlaşıldığı gibi- doğu edebiyatının meşhur aşk hikayesindeki leyla ile mecnun karakterlerinin günümüze uyarlanmış tiplemeleri. bu iki aşık bir türlü kavuşamamaktadır olumsuzluklardan dolayı.
senarist: burak aksak http://twitter.com/#!/burakaksak
yönetmen: onur ünlü http://tr.wikipedia.org/wiki/onur_%c3%9cnl%c3%bc
başroller: ezgi asaroğlu -hatırla sevgilinin rüyası ve ali atay - haluk bilginer demiş ki "kendisine deli gibi ulaşmak istediğim, ama ulaşınca da ne yapacağımı bilemediğim oyuncu.
herhalde yüzüne dokunur, gerçek mi, diye kontrol ederdim.
o kadar iyi oyuncu."
çoğumuz izlemeyiz bu kanalı maç vs. gibi istisnaları saymazsak. ama keşke bu diziyi herkes izliyor olsa. neden mi?
çoğu komedi (!) dizisinden alışık olduğumuz o bayıcı gülme efektleri yok *; oyuncularının çoğu genç yetenek, atik, yenilikçi; senaristine diyecek söz bulamıyorum, yazdığı esprileri orijinallik sınırlarını aşıyor inanın. dizinin bütçesi az ama güldürüsü fazla, emeği fazla.. he bir de gündeme yapılan bir takım göndermeler var ki.. mesela geçen bölümde * başroldeki mecnun yanlışlıkla zamanda 2023 e yollanıyor. 2023 teki istanbul o kadar güzel tasvir edilmiş ki böyle uçan uzay araçları, havada gri bulutlar, boğazın iki yanını sarmış gökdelenler (haydarpaşa garı hala aynıydı orası ayrı bir olay) daha neler neler.. gülmenin yanında düşündürüyor diyeceğim ama gülmekten düşünemiyor insan.
bir de ilk izlediğinizde ufak bir önyargı oluşabilir çünkü; dizi esasında saçma olay örgülerinden oluşuyor, amaç yalnızca komedi, tabii dediğim gibi gündeme gönderileri de ayrı bir tat katıyor. izledikçe hafif bir tebessüm ettiğinizi, eğer ki kaptırmışsanız kendinizi kahkahalarınıza engel olamadığınız göreceksiniz.
gülme efektini sanmıyorum ama- dert edenler varsa tavsiyem: yalnız izlemeyin, yanınızdaki size o konuda yardım edecektir..
konusu:- isminden de anlaşıldığı gibi- doğu edebiyatının meşhur aşk hikayesindeki leyla ile mecnun karakterlerinin günümüze uyarlanmış tiplemeleri. bu iki aşık bir türlü kavuşamamaktadır olumsuzluklardan dolayı.
senarist: burak aksak http://twitter.com/#!/burakaksak
yönetmen: onur ünlü http://tr.wikipedia.org/wiki/onur_%c3%9cnl%c3%bc
başroller: ezgi asaroğlu -hatırla sevgilinin rüyası ve ali atay - haluk bilginer demiş ki "kendisine deli gibi ulaşmak istediğim, ama ulaşınca da ne yapacağımı bilemediğim oyuncu.
herhalde yüzüne dokunur, gerçek mi, diye kontrol ederdim.
o kadar iyi oyuncu."
yazarların yazacak yer bulamadığı veya tekrar tekrar her yere yazmak için fırsat kolladığı bakınızlardır.
(bkz: kedi canını senin)**
(bkz: kedi canını senin)**
ayda yaşamak da zordur be abi.. kaç para ödüyonuz kiraya?
boğa heykeline açılan caddelerden biridir. gece hayatı hareketli olan bu caddeden açılan pek çok ara sokakta rengarenk insanlarla, dükkanlarla karşılaşabilirsiniz.
moda bahariye de sıkça rastlanır bu harikulade insanlara. bir fırsatım olmadı ki durup uzun uzun dinleyeyim..
yeni stadı türk telekom arena ile gündem konusudur, daha doğrusu stadın açılışında yapılan konuşmalara karşı edilen protesto..
aslında rteye tepki toki başkanına gelen tepkiden daha az ses getirmesine rağmen rte gaza gelmiş, bunun organize suç olduğunu beyan etmiş. şunu da belirteyim, rtenin o günkü açılışa geleceği belli bile değilken nasıl böyle bir organizasyon sağlansın.. adnan polat her şeye rağmen özür diledi tabi, neyse, bekir coşkunun yazdığı bir makale ilgimi çekti, paylaşayım:
üç günden beri galatasaraylıyım
galatasaraylılar kömürü kabul etmediler
bu nedenle üç günden bu yana galatasaraylıyım
bir gurur yoksulluğunun ortasında, kim bilir kaç insan kendini galatasaraylı hissetti, o gururun ucundan-köşesinden bir parça tatmak için
hani aç kalmış kuşların ekmek kırıntısına koşması gibi
*
spor yazısı deyince, futbol camiasını ve taraftarı yıllarca ülke sorunlarına duyarsızlıkla suçlayan bir yazar olarak, ömrümde ilk kez taraftarım
ve takımımı açıklıyorum:
galatasaray
kimi yöneticileri ya da oyuncuları, kendi seslerinden korksalar dahi, galatasaray bir gecede halkın takımı oluverdi bundan böyle takım gol yediğinde oturup ağlarım bile
niçin?..
çünkü; üniversitesinden medyasına, ordusundan yargısına, aydınından halkına kadar herkesin sindirildiği ve susturulduğu bir zamanda, galatasaraylıların önlerine konulan 600 trilyonluk ikrama(!) kanmayıp, demokratik tepkilerini bir ağızdan göstermeleri az şey midir?..
galatasaraylılığın centilmenliğine yakışmadı, misafire bu yapılmaz, spor ahlakına aykırı gibi savlar normal zamanlar için doğru olsa bile; çıkar uğruna yalakalık, saygısızlıktan daha büyük suçtur
ayrıca bize stat yaptı yan yolları da koydu diyerek türkiyede olup bitenleri görmemezlikten gelmek ve orada o kömür alanlardan farksız türkiye seninle gurur duyuyor diye zıplamak
yakışır mıydı spor insanlarına?..
*
bu bir dönüm noktası da
anı kitapları o geceyi, karşıdevrimin kırılma yeri olarak gösterecekler gelecek kuşaklara
göreceksiniz
bundan böyle kendi partisinin devşirme kalabalıkları ya da kapalı alanlar dışında hiçbir yerde huzur içinde konuşamayacaktır padişah
çünkü
çünkü tribünler diyordunuz
işte tribünler
bekir coşkun
aslında rteye tepki toki başkanına gelen tepkiden daha az ses getirmesine rağmen rte gaza gelmiş, bunun organize suç olduğunu beyan etmiş. şunu da belirteyim, rtenin o günkü açılışa geleceği belli bile değilken nasıl böyle bir organizasyon sağlansın.. adnan polat her şeye rağmen özür diledi tabi, neyse, bekir coşkunun yazdığı bir makale ilgimi çekti, paylaşayım:
üç günden beri galatasaraylıyım
galatasaraylılar kömürü kabul etmediler
bu nedenle üç günden bu yana galatasaraylıyım
bir gurur yoksulluğunun ortasında, kim bilir kaç insan kendini galatasaraylı hissetti, o gururun ucundan-köşesinden bir parça tatmak için
hani aç kalmış kuşların ekmek kırıntısına koşması gibi
*
spor yazısı deyince, futbol camiasını ve taraftarı yıllarca ülke sorunlarına duyarsızlıkla suçlayan bir yazar olarak, ömrümde ilk kez taraftarım
ve takımımı açıklıyorum:
galatasaray
kimi yöneticileri ya da oyuncuları, kendi seslerinden korksalar dahi, galatasaray bir gecede halkın takımı oluverdi bundan böyle takım gol yediğinde oturup ağlarım bile
niçin?..
çünkü; üniversitesinden medyasına, ordusundan yargısına, aydınından halkına kadar herkesin sindirildiği ve susturulduğu bir zamanda, galatasaraylıların önlerine konulan 600 trilyonluk ikrama(!) kanmayıp, demokratik tepkilerini bir ağızdan göstermeleri az şey midir?..
galatasaraylılığın centilmenliğine yakışmadı, misafire bu yapılmaz, spor ahlakına aykırı gibi savlar normal zamanlar için doğru olsa bile; çıkar uğruna yalakalık, saygısızlıktan daha büyük suçtur
ayrıca bize stat yaptı yan yolları da koydu diyerek türkiyede olup bitenleri görmemezlikten gelmek ve orada o kömür alanlardan farksız türkiye seninle gurur duyuyor diye zıplamak
yakışır mıydı spor insanlarına?..
*
bu bir dönüm noktası da
anı kitapları o geceyi, karşıdevrimin kırılma yeri olarak gösterecekler gelecek kuşaklara
göreceksiniz
bundan böyle kendi partisinin devşirme kalabalıkları ya da kapalı alanlar dışında hiçbir yerde huzur içinde konuşamayacaktır padişah
çünkü
çünkü tribünler diyordunuz
işte tribünler
bekir coşkun
satışınınn bimde yapılması düşünülen le cola vb. markalara ithafen hayal edilmiş markalardır.
(bkz: ledidas)
(bkz: ledidas)
-ben kadir..
-hangi kadir?
-nnn deli kadir huleyynn!
-hangi kadir?
-nnn deli kadir huleyynn!
aşkı özlemek..
sevgiliye hasret..
aşık olduğunuz kişiyi özlersiniz hep.. karşınızda size, sadece size baktığı için gülümseyen birini görmeyi, özlersiniz..
hava çok soğuk, konuşamayacak kadar titriyor olsanız da.. o yanınızdayken sanki en sıcak mevsimdeymiş gibi olmayı, özlersiniz..
en çok gözlerini özlersiniz, duygularını tek bir bakışıyla anlamayı..
ama artık o gitmiştir, kalansa özlemektir..
gidersiniz, dolaşmak istersiniz yalnız..
onu düşünmeden tek bir dakika bile geçiremeyeceğinizi bile bile..
sonra onunla bir zamanlar gittiğiniz yere, kahve içmeye gidersiniz, bir zamanlar birlikte oturduğunuz masaya oturursunuz..
anılarınız peşinizi bırakmıyordur sizi gittikçe kemiren sadık bir köpek gibi..
biri gelir ve afedersiniz şu sandalye boşsa alabilir miyim? deyince.. neden boş olduğunu düşünürsünüz o sandalyenin.. orda eskiden..off.. içinizden onca küfür sayıp babayı alırsın demek geçse de sadece boş demekle yetinirsiniz.. sadece boş...
sevgiliye hasret..
aşık olduğunuz kişiyi özlersiniz hep.. karşınızda size, sadece size baktığı için gülümseyen birini görmeyi, özlersiniz..
hava çok soğuk, konuşamayacak kadar titriyor olsanız da.. o yanınızdayken sanki en sıcak mevsimdeymiş gibi olmayı, özlersiniz..
en çok gözlerini özlersiniz, duygularını tek bir bakışıyla anlamayı..
ama artık o gitmiştir, kalansa özlemektir..
gidersiniz, dolaşmak istersiniz yalnız..
onu düşünmeden tek bir dakika bile geçiremeyeceğinizi bile bile..
sonra onunla bir zamanlar gittiğiniz yere, kahve içmeye gidersiniz, bir zamanlar birlikte oturduğunuz masaya oturursunuz..
anılarınız peşinizi bırakmıyordur sizi gittikçe kemiren sadık bir köpek gibi..
biri gelir ve afedersiniz şu sandalye boşsa alabilir miyim? deyince.. neden boş olduğunu düşünürsünüz o sandalyenin.. orda eskiden..off.. içinizden onca küfür sayıp babayı alırsın demek geçse de sadece boş demekle yetinirsiniz.. sadece boş...
-kıbrıs nerede?
-ha? rus mu? bence de, nerede?
-ha? rus mu? bence de, nerede?
ayrılmaya ramak kala oluşabilecek durumdur.
yeter diyorum anlasana, insanları bu kadar düşünmen, onlara bu kadar yardım etmen yetmedi mi? bırak biraz da onlar kendilerini düşünsünler, bırak başlarının çaresine baksınlar sen ne hırpalıyorsun ki kendini..
anlatamazsın kendini başkalarına işte, yıllardır beceremiyorsun da zaten bir işi. hep önyargılı, sabit fikirli insanlar oldukça etrafında bir yere varamazsın sen. biraz değişiklik, yeni yerlerde yaşamak gibi şeyler lazım sana. evde oturup bilgisayarında vakit geçirmekten başka yaptığın yok. hadi çık dolaş biraz, hava al, denizi seyret işte için açılır. ama doğru ya, sen için açılsın da istemiyordun, çünkü sen hiçbir şeyi haketmeyen berbat insanın tekisin. çık git bu dünyadan artık.. bedenim bu iğrenç ruhu istemiyor.. ayrılmandır istenen..
anlatamazsın kendini başkalarına işte, yıllardır beceremiyorsun da zaten bir işi. hep önyargılı, sabit fikirli insanlar oldukça etrafında bir yere varamazsın sen. biraz değişiklik, yeni yerlerde yaşamak gibi şeyler lazım sana. evde oturup bilgisayarında vakit geçirmekten başka yaptığın yok. hadi çık dolaş biraz, hava al, denizi seyret işte için açılır. ama doğru ya, sen için açılsın da istemiyordun, çünkü sen hiçbir şeyi haketmeyen berbat insanın tekisin. çık git bu dünyadan artık.. bedenim bu iğrenç ruhu istemiyor.. ayrılmandır istenen..
31'den sonra gelen sayı.